04 Temmuz 2006

Sardunya

Saksı Bitkisi



Sardunya (Pelargonium) için fazla söze gerek var mı? Eski yağ tenekelerinin içine yerleştirilmiş, her evin vazgeçilmez süsü. Çok da mütevazı. Ne toprak, ne su... Her şey onun için yeterli. Üstüne yağan kar 1-2 günden fazla kalmazsa kara da itirazı yok. Hafif donlar da umurunda değil. Dalını kırıp başka bir saksıya batırın, orda da yaşamayı sürdürür. Ve en geniş renk yelpazesi içinde çiçeklerini açar da açar. Çiçeklerinin bir de katmerlisi oluyor, insan bilmese ortanca sanır. Saksıdansa toprakta yaşamayı yeğliyor, o zaman boyu neredeyse 1,5 metreyi buluyor. Çok çiçek açması için bol da güneş görmesi lazım.
İnternette bulduğum azıcık bilgiye göre:
  • 20 gr. sardunya çiçeğini 1 litre suda haşlayınız.Uygun sıcaklık elde edilince, ılık şekilde, kompresi gözlere gazlı bez veya pamukla uygulayınız. (kızarmış gözler için)
  • kediler için zehirli
  • VÜCUTTA ÇIKAN ÇIBANA karşı (...) Diğer bir tedavi yöntemi de çıbanın üzerine sardunya çiçeği yaprağının akşam yatmadan önce bağlanmasıdır. Sabah çıban kaybolur. (Kırklareli sayfasından)
Sardunyanın parlak yapraklısı sakız (Pelargonium peltatum), dantel yapraklısı ıtır (Pelargonium radula), benim ellerimde ertesi seneyi çıkartamayanları ise canan (Pelargonium domesticum) oluyor. Sakızlar özellikle pencere kenarlarındaki saksılardan aşağıya sarkmaya bayılıyor. Onların su ihtiyacı da daha fazla, renk cümbüşleri de inanılmaz. Rutubetli, soğuk havalara da hiç itirazları yok, hatta sardunyadan farklı olarak fazla güneşi sevmiyorlar.
Itırlar (Pelargonium radula) kokularıyla hemen fark ediliyorlar. Ben onları sık sık budayıp dallarıyla, çiçekleriyle dolapların içine tıkıştırıyorum. Hem dolap içleri uzun süre mis gibi kokuyor hem de karınca, güve vs dolabın içine girmek gibi bir eylemde bulunmuyor.
Cananların yaprakları bildiğimiz sardunlardan farklı olarak daha üçgenimsi ve uçları hafif tırtıllı. Her sene renklerine dayanamayıp bir iki saksı alıyorum ama sonu hep hüsran oluyor. Galiba fazla sıcağı da soğuğu da sevmiyorlar. Çok da su istiyorlar. Ben onlara biraz sıradan sardunya muamelesi yapıyorum galiba ama anlaşılan onlar gibi her muameleye eyvallah demekten çok uzaklar.